Bir önceki dönem paylaşmış olduğum ‘’stajyer süpermen olsaydı pelerini kendisi bağlardı’’ yazımın devamı niteliğindedir.
Stajyer olan kimse
kurumla gerçekten özleşmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani kurumdan bağımsız
değil de sanki kuruma hâkim olması aylak aylak dolanıp, durmaması gibi…
İşvereninde stajyere
çalışan gözüyle bakması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Stajyere stajyer gözüyle
bakan bazı işverenler iş bile yaptırmadığını hissediyorum.
Sadece gözlem yaptıran yerler bile var olduğunu düşünüyorum. He biraz da stajyerin çabalaması gerekli gerçekte o işi yapmak istiyor ise staj dönemini iyi kullanması gerektiğini düşünüyorum. Hem gözlem hemde deneyim şart olmasının kanısındayım.
Stajyer olan kimse kuruma gelirken ham bir şekilde geliyor. Ve o kurumdan ayrılırken pişmiş bir şekilde ayrılması gerektirdiğini savunuyorum.
Stajyerlik
çöpe atılacak bir iş değildir. Ne iş yapmak istediğini ve o işi gerçekten
severek mi yapabileceğini tam olarak algılama dönemi olduğunu düşünüyorum. Bazı
kurumların stajyere mülakat yapmadan zorunlu stajı var ise kuruma aldığını
gözlemliyorum. O stajyerin zorunlu stajı varsa bile bence mutlaka mülakata
alınması gerektiğini dile getiriyorum. Gerçek hayata adapte olması için
mülakatın şart olması gereklidir.
Stajyer de gerçek hayat ondan ne bekleniyorsa ona göre yol haritası oluşturabileceğini düşünüyorum. Bazen torpil ile referansı karıştırıyoruz. Referans mülakat aşamasından geçen adayın referans kontrolü yapılacağı kısımdır. Torpil mülakata girmeden ya da öylesine yapılan bir mülakattır.
Kuruma seçilen stajyerin kendine ait bir ajandası olmalı ve günlük yaptığı plan ve programı belirtip, o gün neler yaptığını not etmelidir. Bu ona çokça fayda sağlayacağına inanıyorum. Kendi departmanı hariç diğer departmanları da az buçuk tanıması gereklidir.
Bu stajyere farklı bir bakış açısı kazandırabilir diye düşünüyorum.
Kendi alanında memnun değilse diğer departmanları inceleyerek farklı bir rota çizebilir. Bence bu yazımı okuduysan kendini silkele ve geminin kaptanı sen ol !!!
Sadece gözlem yaptıran yerler bile var olduğunu düşünüyorum. He biraz da stajyerin çabalaması gerekli gerçekte o işi yapmak istiyor ise staj dönemini iyi kullanması gerektiğini düşünüyorum. Hem gözlem hemde deneyim şart olmasının kanısındayım.
Stajyer olan kimse kuruma gelirken ham bir şekilde geliyor. Ve o kurumdan ayrılırken pişmiş bir şekilde ayrılması gerektirdiğini savunuyorum.
Stajyer de gerçek hayat ondan ne bekleniyorsa ona göre yol haritası oluşturabileceğini düşünüyorum. Bazen torpil ile referansı karıştırıyoruz. Referans mülakat aşamasından geçen adayın referans kontrolü yapılacağı kısımdır. Torpil mülakata girmeden ya da öylesine yapılan bir mülakattır.
Kuruma seçilen stajyerin kendine ait bir ajandası olmalı ve günlük yaptığı plan ve programı belirtip, o gün neler yaptığını not etmelidir. Bu ona çokça fayda sağlayacağına inanıyorum. Kendi departmanı hariç diğer departmanları da az buçuk tanıması gereklidir.
Bu stajyere farklı bir bakış açısı kazandırabilir diye düşünüyorum.
Kendi alanında memnun değilse diğer departmanları inceleyerek farklı bir rota çizebilir. Bence bu yazımı okuduysan kendini silkele ve geminin kaptanı sen ol !!!
Güzel düşün güzel olsun…
Sevgilerimle,
Selçuk GÜL

Yorumlar
Yorum Gönder